Kuran-ı Kerim Sayfa 552, Kalem Suresi
68/16- Yakında Biz onun hortumu (burnu) üzerine damga vuracağız.
68/17- Gerçek şu ki, Biz o bahçe sahiplerine bela verdiğimiz gibi, bunlara da bela verdik. Hani onlar, sabah vakti (erkenden ve kimseye haber vermeden) onu (bahçeyi) mutlaka devşireceklerine dair and içmişlerdi.
68/18- (Bu konuda) Hiçbir istisna yapmıyorlardı.
68/19- Fakat onlar, uyuyorlarken, Rabbin tarafından dolaşıp-gelen bir bela' onun üstünü sarıp-kuşatıverdi.
68/20- Sonunda (bahçe) kökünden kuruyup-kapkara kesildi.
68/21- Nihayet sabah vakti birbirlerine seslendiler.
68/22- "Eğer ürününüzü devşirecekseniz erkence kalkıp-çıkın."
68/23- Derken, aralarında fısıldaşarak çıkıp-gittiler:
68/24- "Bugün sakın oraya hiçbir yoksul girip de karşınıza çıkmasın."
68/25- (Yoksulları) Engellemeye güçleri yetebilirmiş gibi erkenden gittiler.
68/26- Ama onu görünce: "Muhakkak biz (gideceğimiz yeri) şaşırmışız" dediler.
68/27- "Hayır, biz (herşeyden ve bütün servetimizden) yoksun bırakıldık."
68/28- (İçlerinde) Mutedil olan biri dedi ki: "Ben size dememiş miydim? (Allah'ı) Tesbih edip yüceltmeniz gerekmez miydi?"
68/29-Dediler ki: "Rabbimiz Seni tesbih eder, yüceltiriz; gerçekten bizler zalim imişiz."
68/30- Şimdi birbirlerine karşı kendilerini kınamaya başladılar.
68/31- "Yazıklar bize, gerçekten bizler azgınmışız" dediler.
68/32- "Belki Rabbimiz, onun yerine daha hayırlısını verir; şüphesiz biz, yalnızca Rabbimiz'e rağbet eden kimseleriz."
68/33- İşte azap böyledir. Ahiret azabı ise, muhakkak çok daha büyüktür; bir bilseler.
68/34- Doğrusu, muttaki olanlar için Rableri Katında nimetlerle donatılmış cennetler vardır.
68/35- Öyleyse, Müslümanları suçlu-günahkar olanlar gibi (eşit) kılar mıyız?
68/36- Size ne oluyor? Nasıl hüküm veriyorsunuz?
68/37- Yoksa (elinizde) ders okumakta olduğunuz bir kitap mı var?
68/38- İçinde, neyi seçip-beğenirseniz, mutlaka sizin olacak diye.
68/39- Yoksa sizin için üzerimizde kıyamete kadar sürüp gidecek bir yemin mi var ki siz ne hüküm verirseniz o, mutlaka sizin kalacak, diye.
68/40- Onlara sor: "Hangisi bunun savunuculuğunu yapacak?
68/41- Yoksa onların ortakları mı var? Şu halde eğer doğru sözlü kimselerse, ortaklarını getirsinler.
68/42- Ayağın üstünden (örtünün) açılacağı ve onların secdeye çağrılacakları gün, artık güç yetiremezler.

Hiç yorum yok:
Yorum Gönder